23 Temmuz 2015 Perşembe

Bölgesel müzeler Baksı'da dertleşecek

Bayburt'taki Baksı Müzesi 10. yılını, ‘kendisi gibi' olan bölgesel müzelerle birlikte kutluyor. Yarın başlayacak ve dört gün sürecek Uluslararası Müzecilik Atölyesi'nde dünyanın farklı ülkelerinden müze temsilcileri ‘Kalkınmanın İtici Gücü Olarak Bölgesel Müzeler'i konuşacak. Müzenin kurucusu Hüsamettin Koçan, yakın gelecekte Bayburt merkezde 200 kadının istihdam edileceği bir proje üzerinde çalıştıklarını söyledi.

Bir hayalin peşinden, her türlü zorluğu göze alıp koşunca meyveleri de ardı ardına geliyor. Prof. Dr. Hüsamettin Koçan'ın 2010'da memleketi Bayburt'un 45 km dışında kurduğu Baksı Müzesi, geçtiğimiz yıl, açılışının üstünden 4 yıl gibi kısa bir süre geçmiş olmasına rağmen Avrupa Konseyi 2014 Yılın Müzesi Ödülü'nün sahibi oldu. Bu yıl ise yine önemli bir etkinliğe ev sahipliği yapıyor. Türkiye'nin ilk bölgesel müzesi Baksı, dünyanın farklı ülkelerinden ‘kendisi gibi' olan bölgesel müze temsilcilerini ICOM (Uluslararası Müzeler Konseyi) Uluslararası Müzecilik Atölyesi' kapsamında ağırlıyor. Yarın başlayacak ve dört gün sürecek Kalkınmanın İtici Gücü Olarak Bölgesel Müzeler atölye çalışmasına uluslararası alanda 20 üye ile 50'ye yakın yerli müze temsilcisi katılacak.

Avrupa Müze Forumu, ICOM Avrupa ve ICR Uluslararası Bölgesel Müzeler Komitesi'nin yanı sıra Azerbeycan, Türkiye, Yunanistan ve Hırvatistan'dan bölgesel müze temsilcilerinin katılacağı atölye çalışması, müzelerin sosyal gelişimdeki değerini araştıracak. Etkinlik kapsamında, müzelerin yaşayan kültürle ve bölgeyle kurabileceği bağlantılar, somut ve somut olmayan kültürel varlıklar ile müzelerin ilişkisi, yerel-bölgesel potansiyelin üretime dönüştürülmesi, müzelerin üretim, istihdam ve ulusal-uluslararsı pazardaki yeri tartışılacak. Atölye çalışmasında ortaya çıkan sonuç önerileri basılı hale getirilip 2016'da Milano'da gerçekleştirilecek ICOM Genel Konferansı'nda sunulacak.

‘BAKSI BİR UMUT OLUŞTURDU'

Farklı ülkelerden temsilcileri bir araya getirecek atölye çalışması bölgesel müzelerin toplumdaki doğrudan ve dolaylı etkilerini, karar mekanizmaları ile kalite standartlarını belirlemedeki rolü hakkında yol gösterici olacak.

Atölyeyi fırsat bilerek müzenin kurucusu Prof. Dr. Hüsamettin Koçan'a sorularımızı sorduk. Örneğin Türkiye'nin en fazla göç veren ilinde kurulan müzenin tutunmasında hangi dinamikler rol oynuyor? Konumu açısından riskli olan müzeye başarı nasıl geldi? “Göç veren bir bölgede kurumlaşmaya çalışmak ve o bölgede bir kültürel direnç oluşturmak, günümüzde yersiz yurtsuzlaşan insanlar için bir umut oluşturdu. Ayrıca bir sanatçının doğduğu topraklara geri dönme, bu bölgede barışçıl ve üretken ilişkileri geliştirme çabası müzeye yönelik olağanüstü bir ilginin doğmasına neden oldu.” diyor Koçan. Baksı'nın günde ortalama 40 ile 250 arasında ziyaretçisi var. Dönem dönem değişen profilde, kış ve bahar aylarında üniversite öğrencileri, mayıs-ekim aylarında ise yabancı ziyaretçiler ve sanat izleyicileri müzeyi ziyaret ediyor.

Ekonomik katkıları bir yana, müzenin kültürel dönüşüme ve kalkınmaya desteği kuşkusuz daha önemli. Ancak çok yeni bir müze olduğu için sonuçları çabucak görmek mümkün değil. Hüsamettin Koçan, “Baksı Müzesi, sürdürülebilir bir kültürel altyapı kurmak için insana odaklanmış bir proje. Buradaki hedefimiz öncelikle üst sanat ve alt sanat ayrımını ortadan kaldırarak etnografya ile günümüz sanatını aynı mekânda sunmak gibi geleneksel müzeciliğin tercih etmediği bir yöntemi benimsiyor. Bu yöntem, izleyiciye mukayese olanakları sunmak ve kültürel demokrasi için gerekli zemini oluşturmak amacıyla tercih edildi.” diyor. Müzenin ekonomik kalkınmaya etkileri kadınlar üzerinde daha görünür bir hal alıyor. Yoğun göç veren bölgede, özellikle kadınların üretime katılmaları için ehram, kilim, seramik, doğal boya ve ahşap baskı gibi müze atölyeleri düzenleniyor. Koçan'a göre bu atölyeler kadının içe dönük, geri plandaki yaşantısına ekonomik bir boyut kazandırıyor. Hüsamettin Bey, gelecekte oluşacak taleplere müze merkezinin yeterli gelmeme ihtimaline karşı ise Bayburt merkezde 200 kadının çalışabileceği yeni bir bina inşa etmek için proje çalışmalarının başladığını da ekliyor.

10. yılda ‘ON Sergisi'

Baksı Müzesi, 10. yılını Marcus Graf'ın küratörlüğünde “ON Sergisi” ile kutluyor. 12 Ağustos'ta açılacak sergi, başlıca çağdaş sanatçıları, yerel sanat yapıtlarını ve tarihsel olduğu kadar etnografik açıdan da önemli eserleri izleyiciyle buluşturuyor ve müze koleksiyonuna dair özel bir seçki sunuyor. Baksı Müzesi koleksiyonundaki eserlerin, müzenin “sanat ve zanaat arasında diyalog kuran” konseptine bağlı kalarak yeniden kurgulanmasıyla oluşturulan sergide, Ömer Ali Kazma, Seçkin Pirim, Hüseyin Çağlayan, Seyhun Topuz, Gülsüm Karamustafa, Mustafa Horasan ve Kemal Tufan gibi sanatçıların yapıtları yer alıyor. Erdoğan Zümrütoğlu, Selahattin Yıldırım gibi sanatçılar ise eserleriyle Baksı Müzesi'nde ilk kez izleyici karşısına çıkıyor. Sergi 12 Mayıs'a kadar görülebilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder